ÇAM KESE BÖCEĞİ ve ZARARLARI
Çam kese böceği (Thaumetopoea pityocampa), özellikle havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte çam ağaçlarının yoğun olduğu bölgelerde görülen zehirli tüylere sahip tırtıllardır. Bu böcekleri çam ağaçlarında oluşturdukları beyaz kozaları ile ya da zincir şeklinde toprakta ilerlerken görebilirsiniz.
Bu böcek tüylerindeki zehirli tozlar nedeniyle insanlarda ve hayvanlarda alerjik reaksiyonlara neden olmaktadır. Özellikle kedi ve köpeklerin bu tırtıllarla temas etmemesi gerekir. Temas eden sevimli dostlarımızda ağız ve dil mukozasında ciddi alerjik reaksiyonlar, kızarıklık, şişlik, nekroz, kas spazmları, anaflaktik şok ve ölüm görülebilmektedir.
Sevimli dostunuz aniden ağzını, yüzünü patilemeye başladıysa, salya akıntısı, kusma, hızlı ve sık solunum varsa, çam ağaçlarının olduğu alanda iseniz ilk aklınıza gelmesi gerekenlerden birisi çam kese böceği olmalıdır. Bu durumda zaman kaybetmeden veteriner hekiminize ulaşmalısınız. İmkânınız varsa etkilenen bölgeyi (ağız içi, dil ve dudakları) bolca suyla hatta ılık su ile yıkamak faydalı olacaktır. Bu süreçte kesinlikle bölgeyi ovalamaya ya da silmeye çalışmayın. Sadece ağzına su dökerek ağız içi ve dilini durulayın ve veteriner hekiminize ulaşın.
Elma sirkesi, karbonatlı su ya da süt ile de yıkama yapılabileceği bildirilmiştir. Bu sıvıları hayvanın boğazına kaçırmamaya ve mukozaları bu sıvılarla ovmamaya dikkat etmelisiniz. Ayrıca tırtılların olduğu bölgelerde, aynı tarihlerde (Mart, Nisan, Mayıs aylarında) çıktığı bildirilen, çiriş otu ya da yalancı pırasa olarak bilinen otun kökünü kesip, dostunuzun etkilenen bölgelerine sürecek olursanız böceğin zehirinin etkisiz hale geleceği de bildirilmiştir. Ancak yapılmış bilimsel çalışmalar olmadığından mümkünse önceliğiniz su ile yıkama ve veteriner hekiminize ulaşmak olmalıdır. Dostunuza acil müdahale etmeye çalışırken tırtılın sizde de alerjik reaksiyona neden olabileceğini unutmamalı, mümkünse eldiven kullanmalı ya da ellerinizi bol su ile yıkamalısınız.
Tedavisinde antihistaminik ilaçlar, kortikosteroid, antibiyotik, vitaminler ve serum ile destek verilmeye çalışılmaktadır. Ayrıca etkilenen mukozalara doku toparlayıcı ilaçlar, ozon terapileri uygulanabilmektedir. Bütün bu uygulamalara rağmen sevimli dostumuzu kaybedebiliriz. Çoğu vakada maalesef nekroze olan dilin bir kısmı operatif müdahale ile alınmak zorundadır.
Birçok hastalıkta olduğu gibi burada da önemli olan korunmadır. Kedi ya da köpeğinizin bu tırtılların görüldüğü bölgelerde dolaşmasına izin vermeyin. Dolaşmaya çıktığınızda mutlaka tasma ve ağızlık kullanın.
Not: Bu makale bilgilendirme amaçlıdır ve veteriner hekim tedavisi yerine geçmemektedir.
Kedi Nanesi (Catnip)
Kedi Nanesi (Catnip)
Catnip, bilimsel adı Nepeta cataria olan bir nane türüdür. Bitkinin içeriğinde bulunan nepetalakton isimli kimyasal kedi feromonlarını taklit ederek kedileri cezbetmektedir. Nepetalakton gerek vahşi gerekse evcil kedilerde burun boşluğundaki reseptörlere bağlanarak beynin duygu ve davranışları etkileyen merkezlerini harekete geçirmektedir. Kedi nanesine verilen tepki kalıtsaldır. Kediniz catnip ile ilgilenmiyorsa bu bitkiye ve kimyasala duyarlılığı yoktur.
Catnip kedilerde stresi azaltır. Bu nedenle yeni bir ortama, oyuncağa, yuvaya alışması için kullanılabilmektedir. Zehirli değildir, kediler için güvenli bitkidir ancak miktar sınırlaması yapılmazsa nadir de olsa kusma ve ishalle karşılaşılabilmektedir.
Kedinizin yerlerde yuvarlandığını, yüzünü ve kafasını bitkinin olduğu yerlere sürdüğünü ve hatta yemeye çalıştığını görebilirsiniz. Bazı kedilerde ise salya artışı, aşırı heyecanlanma ve etrafta koşturma görülebilmektedir. Bu durum yaklaşık 10-15 dakika sürecektir. Sonrasında kediniz bu yoğun ilgiyi bırakacaktır ancak daha sakin ve mutlu olacaktır. Bu nedenle yattığı yerlere ve tırmalama tahtalarına bir tutam kedi nanesi serpiştirebilirsiniz.
Kedi nanesine tepki vermeyen dostunuza kedi otu verebilirsiniz. Anlaşıldığı üzere kedi nanesi (catnip) ve kedi otu (valerian root) birbirinden farklı bitkilerdir. Kedilerde her ikisi de güvenlidir ve benzer etkilere sahiptirler. Kediler için bir şey fark etmese de biz insanlar için önemlidir; çünkü kedi nanesi kokusuzken, kedi otunun kokusu çok ağırdır. Yine de az miktarlarda serpiştirerek kullandığınızda koku rahatsız edici boyutta olmayacaktır.
Kedi nanesi hasta kedilerde güvenli midir? Davranış problemlerinin tedavisinde sıklıkla tercih edilen bitkinin, akciğer, kalp, böbrek ve tansiyon sorunu olan ya da diabetik kedilerde kullanımında bir sakınca görülmezken, epilepsi ya da nöbet söz konusu olduğunda hekim önerisi olmadan kullanılmaması gerekmektedir. Çünkü her kedi aynı tepkileri vermeyebilir ve merkezi sinir sistemine etkiyen bir bitkinin, sinir sistemi rahatsızlıklarında kullanımında dikkatli olunmalıdır. Çalışmalarda anestezi söz konusu ise bitkinin olumsuz bir etkisinin olmadığı bildirilirken, tiroid hastası (hipertiroidili) kedilerde dikkatle kullanılması ya da kullanılmaması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca hamile kedilerde de doğumu teşvik edebileceği konusunda endişeler söz konusudur. Henüz yeterince çalışma yapılmayan bitkinin bağımlılık yapıcı etkisi yoktur.
Kısacası bitki de olsa metabolizması bizden ve birbirlerinden farklı çalışan kedilerimizle ilgili her konuda veteriner hekiminizden destek almanız onun sağlığı açısından önemlidir.
Zerdaçalın Kedi ve Köpeklerde Kullanımı
ERDEÇAL (CURCUMIN, TURMERIC)
Çoğumuzun bildiği ve baharat olarak kullandığı zerdeçal, sevimli dostlarımızın birçok sorununda faydalı olacak şifalı bir bitkidir. Mevcut bilgiler zerdeçalın kedi, köpek, kuş ve büyükbaş hayvanların tedavilerinde kullanımını önermektedir. Hayvanların tedavilerinde kullanımı ile ilgili çalışmalar devam etse de özellikle kedi ve köpeklerde antiinflamatuar, antioksidan, antiviral, antifungal, antiparaziter, antibakteriyel ve antikanser özellikleri nedeniyle fitoterapi hekimleri tarafından tercih edilmektedir.
Kullanım alanları;
*Antiinflamatuar olarak iltihabi hastalıklarda,
*Antikanser olarak kanser hücrelerinin yok edilmesi ve tümörlerin küçültülmesinde,
*Osteoartrit başta olmak üzere birçok eklem hastalığının tedavisinde,
*Ağrının hafifletilmesinde (aspirin ve ibuprofenden etkili olduğu bulunmuş),
*İnflamatuar bağırsak hastalığının tedavisinde,
*Antiparaziter olarak köpeklerde kalp kurduna karşı,
*Kalp hastalıklarında kan inceltici olarak,
*Safra üretimini arttırıcı olarak,
*Diabette kan glikozunu düşürmek için,
*Birçok alerjik hastalığın tedavisinde steroidlerin yerine,
*Steroidlerle birlikte kullanımda yan etkileri azaltmak amacıyla,
*Ve antioksidan olarak kullanılmaktadır.
Toz, sıvı ya da tablet halinde verilebilen zerdeçalın herhangi bir katkı içermemesi önemlidir. Zerdeçal özellikle kediler başta olmak üzere doza dikkat edilerek kullanılmalıdır, aksi halde ciddi mide-bağırsak sorunlarına ve pankreatite neden olabilir.
Safra taşı ya da safra tıkanıklığı olan kedi ve köpeklerde kesinlikle kullanılmamalıdır. Antikoagülan özellikleri nedeniyle pıhtılaşma bozukluğu olan ya da kan inceltici bir ilaç kullanan evcil hayvanlara kesinlikle hekim önerisi olmadan verilmemelidir.
Veteriner hekiminiz kullanımını uygun görürse düşük dozla başlanmalı ve kilosuna göre belirlenen maksimum dozun üzerine çıkılmamalıdır. Uygun görülen doz günlük olarak bir seferde ya da 2-3 parçaya bölünerek gıdaları ile birlikte verilebilir. Emilimini arttırmak için hekim önerisi doğrultusunda biraz zeytinyağı, çok az karabiber ya da kefir ile verilebilir. Ayrıca özellikle az su içen sevimli dostlar su içmeye teşvik edilebilir.
‘’Hastalık yoktur, hasta vardır’’ prensibini unutmadan, bitkileri de uzmanına danışarak kullanmak fayda sağlayacaktır.